Reklam
Reklam
Nedim AYDIN

Nedim AYDIN


Vermeyince Mabud, Neylesin Mahmud!

11 Mayıs 2020 - 04:34

Bütün dünyayı ve aynı zamanda da ülkemizi etkisi altına alan çağın virüsü “Corona” bizlere çok şey öğretti.
Sadece öğretmekle kalmadı, herkesin eteğindeki taşları da yere döktü!...
Bundan sonra hayatımızı anlatırken “Corona” öncesi ve “Corona” sonrası diye adlandıracağız…
Dedik ya bu “Corona” bizlere çok şeyleri öğretti diye…
Devlet bu süreci dünya ölçeğine göre çok iyi yönetti.
Ha bu süreçte eksikliler hatalar olmadı mı?
Tabi ki olmuştur.
Ancak dünya ile mukayesede bizim ülkemiz “Türkiye” bir adım önde oldu…
Bugün gelişmiş ülke dediğimiz ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, ispanya, Kanada gibi ülkelerden çok çok daha iyi bu süreci geçiriyoruz.
Kolay değil, bütün dünya görünmez bir virüse karşı savaş vermekte…
Biz gelelim bizim memlekete…
Bizim memlekette “Corona“ öncesi hayatın aynı şekilde yaşamaya devam etmesini isteyen bazı zavallılar var!...
Taşın altına elini koydun mu?
Yoook…
Her şeyi devletten, belediyeden, sosyal yardım kuruluşlarından isterler…
İstiyorsun da senin buna ihtiyacın var mı?
Gıgı çıkmıyor!...
Beyler bu ülke bu vatandaşlara ülke oluyor!...
Dışarıdan ithal vatandaş getirecek değiliz!
Herkes işini adam gibi yapacak, dürüst olacak.
Öyle yıllarca yan gelip yat, hep kendini düşün, ondan sonra da çık başla konuşmaya…
Bırakın bu işleri.
Babanın çiftliğinde öyle bağırabilir misin?
Babandan yersin tokatı!...
Biz bir milletiz, bir toplumuz…
Her şeyde ‘hep bana rebbana’ olmaz!...
Herkesi düşünmek zorundayız…
Ağustos böceği karınca misali olmuşuz!...
İyi zamanlarda hiç kimseyi düşünmemiş, yiyip yan gelip yatmışız…
Zor bir döneme girdiğimizde de başladık ciyak ciyak bağırmaya!...
Her kafadan bir ses…
Herkes hep bana demez mi!...
Yahu sizden bu memlekette başka kimse yaşamıyor mu?
Gerçek ihtiyaç sahiplerinin sesleri çıkmaz.
Şu bizim hiç işi gücü olmayan Romen vatandaşlarımız, aç kaldık, öldük, bittik diye sizler kadar bağırmadılar.
Aç kaldık, öldük bittik feryatları…
Vermediğin zaman da aba altından sopa göstermezler mi!
Kendilerine göre tehdit mesajlarını vermekten de geri kalmazlar!...
Bu “Corona” bize neler gösterdi neler…
Altında 1,5 milyonluk arabası olandan tutun da evi, işyeri olan, yani kimseye muhtaç olmayacak durumda olanlara kadar herkes ne alırımın peşinde!…
Sanki savaştan çıktık ganimet topluyorlar!...
Bunlardan utanma duygusu kalkmış, gerçek ihtiyaç sahiplerinin hakkına göz dikecek kadar alçalmışlar…
Atalarımız çarıklarla, yalın ayak aç susuz savaşarak bu vatanı aldılar, bize emanet ettiler.
Günlerce yemeden içmeden yol yürüdüler…
Yoktu, buna rağmen hiç isyankâr olmadılar…
Zor günler için lazım olur diye kenarda köşede birikimleri de olurdu.
Günümüzde öyle mi dersiniz?
Sofralarımızda bir kuş sütü eksik!...
Ama bizler ne yapıyoruz?
Har vurup harman savuruyoruz…
Soframızdaki yemeklerin yarısını çöpe atarız!...
Beyler herkes önce kendini bir sorguya çeksin!...
O kadar anlatıldı, israf yapmayın, mazlumun yanında olun, fakir ve muhtaçlara yardım edin, komşularınızla iyi geçinin, paylaşan olun vs. diye…
Bu “Corona” bize iyi bir ders olur…
Azan kullar olarak başımıza bir musibet geldi.
Yapılan bütün nasihatler bize pek etkili olmadı ama gelen musibet bayağı etki yaptı!...
Ne demiş Atalarımız?
Bir musibet bin nasihatten iyidir diye…
Anlayana ne kadar doğru bir söz değil mi?

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum