Başka Pınarlar, Başka Özgecanlar, Başka Emineler Ölmesin!

Atakum Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Neşe Kangüleç, Kadına şiddet ile ilgili bir açıklama yaptı.

Başka Pınarlar, Başka Özgecanlar, Başka Emineler Ölmesin!
24 Kasım 2020 - 13:36
Kangüleç açıklamasında; O sabah Emine kızının saçlarını taradı, el ele tutuşup parkta gezintiye çıktılar.
Zeynep bavulunu hazırladı, yıllardır hayalini kurduğu dünya turuna çıkmak üzere havaalanına gitti.
Pınar çok heyecanlıydı, yeni işindeki ilk günüydü, kocaman gülümsemesiyle aynada kendine göz kırptı!!!
Ne güzel ama ne can yakıcı sahneler değil mi!
Can yakıcı, çünkü bu kadınlar gelecekleri çalınan, gülüşleri bir fotoğrafta solmaya mahkûm edilen, erkekler tarafından canice katledilen kadınlarımızdan sadece bazıları…
Bu kadınlar, yarınları ellerinden vahşice alınan kadınlar!
Özgecan, Münevver, Hatice Büşra, Ulviye, Günay ve niceleri…
Ne yazık ki burada, kısa bir sürede, isimlerini sayamayacağımız kadar çoklar…
Kadın Cinayetleri Platformu’nun Mayıs 2020 verilerine göre, bu ülkede sadece bir ayda 21 kadın erkekler tarafından öldürüldü.
Bu veriler, platformun sadece medya üzerinden toplayabildiği istatistikler.
Sadece kamuoyuna açıklanan sayılara baktığımızda bile, durumun vahameti oldukça açık ve net. Bu sayılar, bu ülkenin kadınlarını koruyamadığını gösteriyor. Her gün binlerce kadın fiziksel, psikolojik, cinsel, ekonomik, sanal şiddete uğruyor. Bu şiddet, çoğunlukla kapalı kapılar ardında ama aslında hepimizin gözleri önünde, hepimizin sessiz katılımıyla oluyor. Erkek kanunlarının uygulandığı mahkemelerde bu cinayetleri / şiddet olaylarını işleyen erkeklere, “haksız tahrik”, “mahkemede iyi hal” gibi gerekçelerle suç indirimi sağlanıyor.
Aile içi şiddet gören kadına, toplum “kol kırılır, yen içinde kalır” diyor, erkek arkadaşından şiddet gören kadına, “erkeklerle ne işi varmış, hak etmiş” diyor, iş arkadaşından şiddet görene “illa ki yapmıştır bir şey, kadın evde otursun” diyor, tanımadığı bir adamdan şiddet görürse “kesin kuyruk sallamıştır” diyor. Yani görünen o ki, bu toplum hep “erkek” dilinden konuşuyor, “insan” dilini bilmiyor. Yani görünen o ki, bu toplum fark etmeden suça ortak oluyor. İşte, bu sebeple önce devlet “erkek” kanunlarını “insan” kanunlarına çevirecek, sonra topyekûn bu vahşete, bu ilkelliğe, bu kokuşmuş düzene karşı koyacağız.
Kadınlar olarak toplanıp, birlikte mücadele edeceğiz! Bu dil, din, ırk, siyasi görüş gözetmeden katılmamızı gerektiren ortak bir mücadele! Erkekler toplanın ve bizimle omuz omuza mücadele edin! Bu sizin kendi içinizdeki canileri ayıklamanızı gerektiren onurlu bir mücadele! Bu bir insanlık mücadelesi! Kadına şiddet insanlık suçudur!
Bu yasal, kültürel, sosyal ve siyasal zeminlerde ortak yürütülmesi gereken bir insanlık mücadelesidir. Kadını olmayan toplumun, geleceği de olmaz, unutmayalım!
Buradan Atakum Kadın Meclisi olarak; hükümeti, siyasi parti gözetmeksizin tüm milletvekillerini kadına karşı işlenen bu şiddet olaylarını durdurmak, gerekli kanuni düzenlemeleri yapmak ve var olan kanunları hakkıyla uygulatmak için göreve çağırıyoruz. Başka Pınarlar, başka Özgecanlar, başka Emineler ölmesin!

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum