10 Kasım 09.05'te Atatürk İçin Tek Yürek Oldular...

Atakum Belediyesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, aramızdan ayrılışının 82'nci yıl dönümünde törenle andı.

10 Kasım 09.05'te Atatürk İçin Tek Yürek Oldular...
10 Kasım 2020 - 11:41
Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, “82 yıldır bir milletin kalbinde sevgisi her gün artan başka ulusal kahraman, lider dünyanın hiçbir milletinde yok” dedi.
Atakum Belediyesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sonsuzluğa uğurlanışının 82’nci yıl dönümünde törenle andı. Sabahın erken saatlerinde belediye meydanında buluşan Atakum Belediyesi emekçileri, saatler 09.05’i gösterdiğinde tüm Türkiye ile birlikte kentin dört bir yanında çalan sirenler eşliğinde bayraklar yarıya indirildi. Ataları için saygı duruşunda bulunup İstiklal Marşı’nı okuyan Atakum Belediyesi emekçileri, Atatürk Anıtı’na kırmızı karanfiller sundu. Atakum’da etkili olan yağışa rağmen geniş katılımlı şekilde gerçekleştirilen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü Anma Töreni’ne Samsun açıklarında demirleyen gemiler de bir dakika boyunca düdük çalarak katıldı. Törende konuşan Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, 82 yıldır bir milletin kalbinde sevgisi her gün artan başka ulusal kahramanın, liderin dünyanın hiçbir milletinde olmadığını hatırlattı. Başkan Deveci, “Bir tek Anadolu coğrafyasından çıkmış Türk milletinin lideri, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk var. Ona olan sevginizi, bağlılığınızı siz de Atakum Belediyesi olarak gösterdiniz. Size de bu yakışırdı zaten. Bu nedenle de çok teşekkür ediyorum. Bu cumhuriyet kolay kurulmadı. 19 Mayıs 1919’da Atatürk, 18 subay ve 49 askerle yola çıkıldı. 9 Eylül’de İzmir’de sonlandırıldı. Sakarya ve Dumlupınar meydan savaşlarının dünyada bir benzeri yok. Güçlü bir ordu, emperyalist güçler karşısında ayağında çarığı sırtında fanilası olmayan Anadolu’nun bitmiş tükenmiş, kadın erkek çoluk çocuk insanları elinde silah, sopa, kazma, kürek ne varsa onunla kazanılmış bir ülke bu ülke. Bu ülkeye kastetmek, bu coğrafyada doğmuş ve yaşamış hiç kimsenin aklına gelmemeli” diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Yol Haritası Atatürk’ün İlkeleri
Türkiye Cumhuriyeti’nin yol haritasının Atatürk’ün ilkeleri olduğunun altını çizen Başkan Cemil Deveci, “Bizim yolumuz açık. Yeni yol haritası aramak durumunda değiliz. Yaşayan tek ideoloji, tek felsefe akıl ve bilim felsefesi Atatürk’ün bize tanımladığı, yol haritası olarak bıraktığı ilkeleri, Atatürk’ün ilkeleri. Bizim başka bir şey aramamıza gerek yok. Orada inanç, özgürlük, bağımsızlık, ekonomik bağımsızlık, onur, şeref, haysiyet ve her şey var. Atatürk’ün kurduğu cumhuriyette bizim aradığımız ve hak ettiğimiz her şey var. Onu yaşatalım. Onu çağdaş, uygar medeniyet seviyesine çıkarma azmimizden vazgeçmeyelim. O yeter bize. Her görevinizden kalktığınızda, çocuğunuzun ve eşinizin yüzüne baktığınızda Atatürk’ü ve bu cumhuriyetin nasıl kurulduğunu hatırlarsanız, o günkü mesainiz, o günkü çalışmanızı o kararlılıkla sürdürme gücünü elinizde tutarsınız. Buna ihtiyacımız var, birliğe ihtiyacımız var, çok çalışmaya ihtiyacımız var. Atatürk, Sakarya Meydan Savaşı’na giderken Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yetkisini üç aylığına aldı. Bir şey daha hatırlatayım. Dünyada, Meclis tarafından yönetilmiş ve başarıya ulaştırılmış hiçbir savaş yok sevgili mesai arkadaşlarım. Bir tek Türkiye’ye nasip olmuş, onu da Atatürk yönetmiş. O yetkileri alıp Sakarya’ya giderken ‘10 emir’ diye adlandırdığımız ordunun, silahlı kuvvetlerin eksiklerini Anadolu’ya duyuruyor ve istiyor. Her evden bir fanila, bir çorap, bir çarık derisi, çekiç, nal, aklınıza ne geliyorsa… Bu ülke böyle kurtuldu ve o günden bu tarafa böyle kuruldu sevgili arkadaşlar” ifadelerini kullandı.
Atatürk’ün Devrimi Tüm Müslüman Coğrafyasına Ulaştı
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün fikri mirası ile çok geniş bir coğrafyayı etkilediğini vurgulayan Başkan Deveci, “Dünyanın yaşayan tek devrim süreci, bizim cumhuriyetimizin ilkeleri. Onunla beraber yapılmış tüm kurtuluş savaşları büyük bedeller ödediler. Atatürk'ün devrimi sadece bize değil, Hindistan’dan Tunus’a kadar tüm Müslüman coğrafyasına ulaştı. Karşısına savaşıp kaybedenler, Yunan Lideri, İngiliz Başbakanı, Fransız Başbakanı, “En büyük barışçı” diyorlar. Savaşta kaybetmişler ama Atatürk’ün adını “En büyük barışçı” koymuşlar. Çocuklarını ziyarete gelen Anzak analarına hitabetini bir hatırlayın, dünyada bir örneği yoktur. İçinde yürek, sevgi ve barış var. Ama bizim savaşımız bir emperyalist savaş değildi, emperyalizme karşı verilmiş bir savaştı ve bağımsızlık savaşıydı. Vatan savaşıydı, vatan sahip çıkma savaşıydı. Namusumuza, şerefimize, haysiyetimize sahip çıkma savaşıydı. Ve dünyanın en hukuki, en haklı savaşıydı. O nedenle başardık ve bugüne kadar taşıdık. Bize düşen onu her gün biraz daha güçlendirerek, onun ilkelerini her gün biraz daha çağdaşlaştırarak, Türkiye Cumhuriyeti’nin modern ve dünyaya örnek kurumlarını her gün biraz daha ileri taşımak. Eğer bu görevinizi yapamazsanız; yaşadığınız topraklara, çocuklarınıza, vatanınıza karşı sorumluluğunuzu yerine getirmiyorsunuz demektir. Geleceğinizi tüketiyorsunuz demektir. Çok net söylüyorum. Eğer çocuklarınızı seviyorsanız onlar için çalışacaksınız, onlar için görevinizi yerine getireceksiniz. Benim sizden kuşkum yok” dedi.
 10 Kasım Hem Hüzün Hem De Onur Günümüz
Türk Milleti’nin geçmişte verdiği mücadelelerin bugüne örnek olması gerektiğini belirten Başkan Cemil Deveci, “Bu dönem, biraz zor bir dönem ama bunu da aşacağız. Nasıl aşacağız? Nasıl Türk Ordusu, Türk milleti Sakarya Meydan Savaşı’nda, Dumlupınar’da, Çanakkale’de, Ulusal Kurtuluş Savaşı süresince; o üç yıl boyunca yememiş, içmemiş dayanışma içerisinde olmuşsa, o şekilde büyük bir dayanışmayla, büyük bir kararlılık ve özveriyle bu topraklara bağlılığımızı ve çocuklarımızın geleceğine olan inancımızı bir bütün içinde koruyup kollayıp, ülkemizi düştüğü bu sıkıntılı ve buhranlı dönemden kurtaracağız. Bu bizim görevimiz arkadaşlar. Dünyanın ve yüzyılın lideri Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, onun yol arkadaşlarına ve cumhuriyetin kurucularına her birine ayrı ayrı rahmet diliyorum. Her birine ayrı ayrı saygı sunuyorum sizin adınıza, Türk Milleti adına. Bu söylediklerimi unutmayın. Önümüzdeki 10 Kasım’a kadar bu kararlılıkla gidelim. 10 Kasım bizim bir hüzün günümüz ama bir tarafıyla da bizim onur günümüz. Atatürk’e ‘Yüzyılın Lideri’ sıfatını biz takmadık. Dünya milletleri, onunla beraber savaşmış, onunla beraber aynı kuşakta yaşamış ve ondan sonraki süreçte onu takip etmiş, tarihini okumuş, onun yaptıklarını izlemiş ulusal liderlerin, başka ülkelerin liderlerinin, yazarlarının, tarihçilerinin verdiği bir ad. ‘Dünya Lideri, Yüzyılın Lideri’ diyorlar. Yüzyılın Lideri bize, Türk Milleti’ne nasip oldu. Bu onur bize yeter. Evet, hasretimiz var, bugün üzgünüz ve hüzünlüyüz ama bu onurla dengeleyince biz bugün mutluyuz. Anadolu coğrafyasında yaşayan herkes mutlu olmak ve mutlu olmayı hak etmek durumunda” ifadelerini kullandı.
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum