Orman Politikamızda Köklü Bir Değişim Şart

Karadeniz Doğal Hayatı Koruma ve Su Sporları Derneği Başkanı Bayram Uzunoğlu, Son yıllarda artan orman yangınlarına karşı bazı ağaç türleri dikilmesi hakkında bir açıklama yaptı.

Orman Politikamızda Köklü Bir Değişim Şart
04 Eylül 2025 - 16:35
Uzunoğlu açıklamasında; Ağaçlandırma çalışmalarımızda yıllardır ağırlıklı olarak çam türlerinin kullanıldığı bilinen bir gerçektir. Ancak, hepimizin tecrübe ettiği gibi, son yıllarda artan orman yangınları bu ağaç türlerinin ne kadar riskli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Çam ağaçları, içerdikleri reçine nedeniyle yangınların hızla yayılmasına ve büyük tahribatlara yol açmasına sebep olmaktadır. Ayrıca, ekonomik ve ekolojik faydaları da meyve veren ağaç türlerine kıyasla daha sınırlıdır.
Bu nedenle, ormancılık politikamızda köklü bir değişim yapmamız gerektiğine inanıyoruz. Ülkemizin dört bir yanında, iklim ve toprak koşullarına uygun olarak iğde, fındık, zeytin, elma, armut, ayva gibi meyve veren ve aynı zamanda dayanıklı olan ağaç türlerine öncelik vermeliyiz.
Bu yeni yaklaşım hem ekolojik dengeyi koruyacak hem de sosyal ve ekonomik anlamda büyük faydalar sağlayacaktır:
Meyve veren ağaçlar, çam türlerine göre yangına karşı çok daha dayanıklıdır. Bu sayede ormanlarımız daha güvenli hale gelecek, yangın riskleri ve can kayıpları azalacaktır. Bu ormanlar, meyve hasat zamanlarında ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ve yerel halka geçim kaynağı sunarak sosyal adaleti destekleyecektir.
Zeytin, fındık gibi stratejik ürünlerin üretimini artırarak ülke ekonomimize doğrudan katkı sağlanacak, tarım sektörümüz güçlenecektir.
Farklı ağaç türlerinin yetiştirilmesi, ekosistemdeki biyoçeşitliliği artıracak ve daha sağlıklı ormanlar yaratacaktır.
Bu yeni yaklaşımla, sadece ekosistemin direncini artırmakla kalmayıp, aynı zamanda halkımıza ve ülke ekonomimize somut faydalar sunar meyve veren ağaç türlerinin dikimine öncelik verilmelidir. Başta zeytin, fındık, ceviz, badem, keçiboynuzu ve ıhlamur olmak üzere, bölgelerin iklim ve toprak yapısına uygun, verimli ağaç türleri orman çeşitlerimize dahil edilmelidir
Bu ormanlardan elde edilecek ürünlerin (zeytin yağı, fındık, meyve, vb.) ticari faaliyete dönüşmesiyle birlikte, satışlar üzerinden Katma Değer Vergisi (KDV) toplanacak ve bu gelir doğrudan devlet bütçesine yansıyacaktır.
Kırsal bölgelerde yeni iş imkânları yaratılacak, özellikle hasat ve işleme süreçlerinde istihdam artışı sağlanacaktır. Bu model, köylere geri dönüşü teşvik ederek ve yerel halka sürdürülebilir bir gelir kaynağı oluşturarak sosyal refahı yükseltecektir.
Fındık ve zeytin gibi ülkemizin en önemli tarımsal ihracat ürünlerinin üretiminin artırılması, dış ticaret dengemize pozitif katkı sunacak ve döviz girdisini yükseltecektir.
Bu yeni vizyon, ormancılığın sadece çevresel bir görev değil, aynı zamanda ulusal kalkınmanın itici güçlerinden biri olduğunu kanıtlamaktadır. Ormanlarımız, gelecek nesillere daha dirençli, daha verimli ve daha yaşanabilir bir miras bırakma hedefimizin en önemli parçası olacaktır.
Orman teşkilinde meyve veren ağaçlar dikilmesi ülke ekonomimize KDV olarak yansıyacaktır.
Karadeniz Doğal Hayatı Koruma ve Su Sporları Derneği’nden  acil çağrı : Ormanlarımızı Üretken ve Sürdürülebilir Birer Varlığa Dönüştürelim!
Son yıllarda artan orman yangınları ve iklim krizi, ormancılık politikalarımızı yeniden gözden geçirmemiz gerektiğini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Geleneksel olarak tek tip ağaçlandırmaya (çam gibi) odaklanan mevcut modelin hem ekolojik riskler taşıdığı hem de ekonomik potansiyeli sınırlı bıraktığı görülmektedir.
Doğal Hayatı Koruma Derneği olarak, bu tablo karşısında devletimize, ilgili bakanlıklara ve tüm kamuoyuna tarihi bir çağrıda bulunuyoruz:
Meyve Veren Ağaçlar Sadece Çevre Dostu Değil, Aynı Zamanda Ekonomik Bir Güç Kaynağıdır
Orman teşkilatımızın ağaçlandırma projelerinde, toprak ve iklim koşullarına uygun, meyve ve odun dışı orman ürünleri veren ağaç türlerine (zeytin, fındık, ceviz, badem, keçiboynuzu vb.) öncelik verilmesi hem ekosistemimize hem de ülke ekonomimize eşsiz faydalar sağlayacaktır:
Doğrudan Vergi Geliri; Bu ormanlardan elde edilecek ürünlerin ticari döngüye girmesiyle birlikte, satışlar üzerinden toplanacak Katma Değer Vergisi (KDV) doğrudan devlet bütçesine katkı sağlayacaktır. Bu, ağaçlandırmanın sadece bir gider kalemi olmaktan çıkıp, doğrudan bir gelir kaynağına dönüşmesi demektir.
Meyve veren ormanlar, başta kırsal bölgelerde olmak üzere hasat, işleme ve lojistik alanlarında yeni iş imkanları yaratacaktır. Bu model, köylerdeki nüfusun yerinde kalmasına katkı sunacak ve yerel ekonomileri canlandıracaktır. Ağaç türleri, reçine oranlarının düşük olması nedeniyle çam ormanlarına göre yangınlara karşı çok daha dayanıklıdır. Böylece hem doğa felaketlerinin önüne geçilmiş olur hem de itfaiye ve diğer kamu kaynakları üzerindeki yük azalır
Bu vizyon, ormancılığımızı 21. yüzyılın gerekliliklerine uygun hale getirecek, yangına dayanıklı, üretken ve sosyal faydası yüksek bir model sunmaktadır. Devletimizi ve ilgili kurumlarımızı, bu hayati dönüşümü hızla başlatmaya, sivil toplumun ve akademinin görüşlerini dikkate almaya davet ediyoruz.
Hep birlikte, gelecek nesillere hem yeşil hem de zengin ormanlar bırakabiliriz.
"Hatıra ormanı" gibi projelerin geleceğe miras bırakma amacı taşıdığı düşünüldüğünde, bu mirasın hem doğa hem de toplum için en faydalı olacak şekilde inşa edilmesi büyük önem taşıyor. Sizin de belirttiğiniz gibi, bu konuda bir farkındalık yaratılması ve politika yapıcıların bu seslere kulak vermesi, daha sağlıklı ormanlar ve daha güçlü bir ekosistem için kritik bir adımdır.

 
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum