Akşener ve 28 Şubat!...


Refah-Yol hükümetinin kurulmasının ardından Libya ziyaretine giden Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın ziyaret Kararnamesini imza koymayan İçişleri Bakanı Mehmet ağar çok kısa bir zaman sonra Susurluk’ta meydana gelen trafik kazasında firar durumundaki Abdullah Çatlı sevgilisi Gonca Us, 1.Sınıf emniyet müdürü Hüseyin Kocadağ vefat ederken DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak ağır şekilde yaralanmıştı.
Bu kazanın hemen ardından araçta arama yapan ekipler Emniyet Genel Müdürlüğü’nün envanterine kayıtlı susturucuları üzerine takılı suikast silahlarının bulunması üzerine Bakan Ağar istifa etmek zorunda kalır!
Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan İçişleri Bakanlığına, DYP Kocaeli milletvekili Meral Akşener’i Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e teklif eder.
Akşener İçişleri Bakanlığı’na atanmasının ardından Genelkurmay ikinci başkanı Çevik Bir ile Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman’ın 28 Şubat sürecini hazırladıklarını tespit eder. Bunları lojistik destek sağlayan Emniyet Genel Müdürü Alaattin Yüksel‘i görevden almak için Kararnameyi köşke gönderir.
Ancak Orgeneral Koman’a arkasını dayayan Genel Müdür Yüksel’in koltuktan kalkmaya hiç de niyeti yoktu.
Bunu üzerine bir gece yarısı yeni atadığı Genel Müdür Kemal Çevik’i (Kemal Çevik bir dönem MHP’den halen AKP’den Antalya milletvekilidir)yanına alarak Emniyet Genel Müdürlüğü makamına gider.
Makam kapısının kapalı olduğunu anahtarın Genel Müdür Yüksel’de olduğunu öğrenince kapıyı kırarak Kemal Çevik’i koltuğa oturtur.
Bu durumu Başbakan Prof. Dr. Erbakan tasdik ederken Cumhurbaşkanı Demirel telin eder ve devlette kapı kırmak olmaz der.
28 Şubat sürecini engellemek için cansiperane mücadele eden Bakan Akşener sonunda 28 Şubat post modern darbesi ile Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’la birlikte görevden uzaklaştırılır.
Peki; Bu darbeyi hazırlayan kimlerdir?
Fetullah Gülen ve ekibidir.
Bunların okuluna öğrenci vermek Siyonizm’e hizmet etmektir diyen havuz sistemini kurarak devletin iki yakasını bir araya getirmeye çalışan Başbakan Prof. Dr. Erbakan Fetullah Gülen’e giden paraların da önünü kesmiştir.
İşte Fetö medyası beşli çeteye destek vererek 28 Şubat sürecindeki Paşalara da destek sağlamıştır.
Ancak bir gün ok kendilerine dönmüş aynı fetöcu hâkim ve savcılar tarafından tutuklanarak yargılanmışlardır.
Yargıtay süreci de bu kararları aynı şekilde tasdik ederek Sincan’da tanklar yürürken demokrasiye balans ayarı yaptık diyen Çevik Bir ve arkadaşları cezaevini boylamışlardır.
Bu ülkede herkes kendi işini yapacak…
Siyasetçi siyasetini yapacak, devletin memurları aldıkları maaşın haklarını verecektir.
Türkiye Cumhuriyeti kökü sağlam bir devlettir.
O balans ayarı Yaşları ne olursa olsun o paşaların kafasına lazımdır!