Yılport Samsunspor’u eleştirenlerden biri de naçizane bizdik.
Yeri geldi yerden yere vurduk, yeri geldi öyle bazıları gibi göklere çıkarmadık takımı.
Niye mi?
Bu takımın kimyası bozuktu da ondan…
Aşı tutmamıştı.
Futbolda olağandır böyle şeyler.
Ancak; teknik adamlar da işte bu iş için vardır.
O bozulan dengenin, o bozulan tutmayan kimyanın, sorununu çözmek ve çözüm üretmek için görev yaparlar.
Samsunspor’da bunu teknik direktör Ertuğrul Sağlam yapabildi mi?
Yada ne derece başarılı oldu?
Bu tartışılacak konulardan sadece biri.
Takımı eleştirenler hep tukaka ve hain oldu.
Yerden yere vuruldu; hem teknik direktör Sağlam tarafından hem de başkan Yüksel Yıldırım tarafından.
N’oldu?
Dağ fare doğurdu.
Olacağı da buydu.
Bunu sezon başından beri her yazımda ifade ettim.
Aldığım yanıt ise hep aynıydı: Haklısın ama kazanalım yeter.
Haklısın ama futbola bakma.
Ya geçen hafta Balıkesir’e de kaybetseydik.
Ya Balıkesirspor’un net buz gibi golü ofsayt gerekçesiyle iptal olmasaydı.
Ne mi demek istiyorum beyler!
Eğri oturalım doğru konuşalım…
Sezon bitecek dört hafta sonra takımın ideal on biri daha belli değil.
Sezon bitecek dört hafta sonra takımın ne oynadığını hangi sistemle sahaya çıktığını bilen varsa, beri gelsin de biz de öğrenelim.
Sezon bitecek dört hafta sonra takımın sahada on biri kişi tamamlaması gerektiğini anlayamamış o kadar amatör oyuncu var ki…
Bu arada her şey bitmiş değil.
Ancak; Bursaspor maçı bile tehlikede.
Bu futbolla her maç her sonuca açık Samsunspor için.
Kimle konuştuysam; ne eksik diyor, ne sorunları var diye soruyor.
Yazıklar olsun diyorum!
Futbol İl Temsilcisi abimiz Hasan Özbulut; aynen şöyle dedi: ‘Bu takımdan kazanamayacağı paraları kazanan, ancak bu takımı Süper Lige çıkaramayan oyunculara Samsun şehri hakkını helal etmiyor.’
Doksan dakikayı formasını ıslatmadan sahayı terk edenlere taraftarın tepkisi çook büyük olurdu da; şu illet virüs olmasaydı.
Ya adam gibi topunuzu oynayın!
Ya da adam gibi çekin gidin.
Samsunspor kulübü 1965’ten beri asla ince hesapların yapılacağı kulüp olmamıştır…
Herkes kendine çeki düzen vermeli.
Başta ERTUĞRUL SAĞLAM!
O büyük formanın o kutsal formanın hakkını vermeli.
Dört maç final maçı.
Şerefiniz için oynayın!
Oynayın!
O kadar!