Yeter Artık Bir Zahmet Çalışın!

Mağduriyetinin ekonomik boyutu herkesin bildiği bir şey ama ikili öğretime geçmek zorunda kalan okullarda, çocuklar da veliler de mağdur! Nedeni ise pandemiyi tatil dönemi gibi geçiren devlet kurumlarının depremde dayanıklı olmayan okulları bu dönemde yenilemek yerine okulların açılmasını beklemesinden kaynaklı.
Geçtiğimiz hafta okulların açılması ile deprem yönetmeliği kapsamında yenilenen okullar, dengi olan başka okullara misafir giderek ikili öğretime başlandı. Konu hakkında mağduriyet yaşayan aileler ile görüşen Samsun İl Başkanı Kebire Birer Türk; “Gerçekten evlatları okula giden bir anne olarak görüştüğüm ailelerin kızgınlıklarına ortak olmamam mümkün değil. Öncelikle tabiki bu okullar yenilensin ve yenilenmeli çocuklarımızın güvenliği her zaman birinci önceliğimiz. Ama şu soruyu sormadan edemiyoruz, Bu binalar, çocukların okula gidemediği ve evden online ders aldıgı koskoca 2 yıldan fazla süren pandemi döneminde neden yenilenmedi? Hepinizin bildigi gibi sokağa çıkma yasağının oldugu dönemde inşaat işleri devam etti ve inşaat işçileri de yasaktan muaftı. Gayet de güzel bir şekilde bu dönemde bu okullar yenilenebilirdi ve çocuklarda veliler de bu mağduriyetleri yaşamayabirdi. Ama görünen o ki o dönemde çalışmak hiç birinin aklına gelmemiş. Okullar kapalıyken neler yapılabilir dememişler, depremde dayanıksız okulların yenilenmesinin tam zamanı diyen bir devlet kurumu çıkmamış. Madem o koltuklarda oturuyorsunuz bir zahmet çalışın yaa!
Bakın okulların bazıları mecburi olarak ikili öğretime geçti sabah gidecekler 7.20 – 7.30 gibi derse giriyorlar, çocukların bir çoğu ilk otobüsler 7 de hareket ettigi için toplu taşıma dahi bulamıyor, servisler derseniz fiyatları herkesin bildigi konu ama o saatlere servisler bile diğer okulların yetişmesi sebepli çalışamıyor. Öğlen okula giden çocukların çıkış saati ise 19 sonrasına denk geliyor. İlerleyen dönemlerde bir kısım karanlıkta okula gidecek, diğer kısım da karanlıkta okuldan çıkacak. Bu çocukların güvenliğini kim sağlıyacak? Sağlıklı eve gidip gelebilmelerini kim sağlayacak? Aileleri ne yaparsa yapsın şeklinde bir umarsızlık var. Ailesi yeterince sorumluluk sahibi degilse ne olacak?
Madem bu iş gereken zaman diliminde yapılmadı o halde ilgili milli eğitim müdürlüğü, okul ve yerel yönetim koordineli şekilde çalışarak çözümler üretmeli. Mesela, Samsun Büyükşehir Belediyesi, çocukların ulaşımlarını rahat ve güvenli şekilde sağlayabilmeleri için gerekirse bu okulların önüne ilgili dönem boyunca durak koymalı ve derslerine saatinde yetişebilmeleri için bulundukları bölgeden toplu taşıma kalkış saatleri yeniden düzenlenmeli. Sınava hazırlanan 8. Sınıflarımız için, kendilerine uygun saat dilimlerinde kurs ve ek ders desteği sağlanmalı. Bu kordineli çalışmaları yapmadan velileri ve öğrencileri kaderine terketmek dogru birşey değil. Tüm bunlar şimdiye kadar çalışılmış olmalıydı.
Bakın bir yerde devlet okulları ile özel okullar arasında bu denli uçurum olursa o yerde doğru bir eğitimden bahsedilemez. Bu ailelerin tek suçu çocuklarının devlet okula gidiyor olması. Lgs ye hazırlanan çocuklar var. Takviye ders destegi gerekirse bunu sabah veren bir kurum yok 19 dan sonra da yok. Bu çocuklar bu anlamda da kendileri ile başbaşa ve kaderlerine bırakılmış durumdalar. Tüm bu ilettiklerim çocukların akademik başarısını da düşürecek. Daha önce birçok veli tam gün eğitim hakkımız yazıp okul önlerinde toplanmış ama nafile.
Biz bu yola her konuda insanımızın fırsat eşitliği olsun diye çıktık, biz bu yola liyakatli işini iyi bilen kadrolar kurmak ve ilgili koltuklara oturtmak için çıktık, basiretsiz yöneticiler olmasın çalışan üreten bir toplum olmak için çıktık. Şimdilik bu haksızlıkları dile getirerek tepkimizi veriyoruz zamanı geldiginde her bir devlet kurumunun daha iyi işleyebilmesi için ince ince çalışacağız. Samsun’da bu işlerin takipçisi ve denetçisi olacağız” şeklinde konuştu.